Bazen ihtiyacınız olan tek şey bir sırt çantasıdır yeşili keşfedip yürümek için. Bursa'nın bilinmeyen doğal güzelliklerinden biri, şehir merkezine 58 kilometre uzaklıktaki Orhaneli'nde yer alan Sadağı Kanyonu, şifalı suları, hamamları ve 60 metreye uzanan kaya bloklarıyla, sırt çantalı yürüyüşçülerin kendisini keşfetmesini bekliyor.
Orhaneli ilçesine bağlı yörük köyü Sadağı’ndan alan bu kanyon son dönemlerde bu küçük köyü neredeyse dünyaya duyurdu. Doğa sporları ile ilgilenenlerin en sevdiği yürüyüş parkurlarından birine de ev sahipliği yapan Sadağı Kanyonu şehrin keşmekeşinden kaçıp doğayı tekrar keşfedeceğiniz bulunmaz bir cennet köşesi. Yeşilliğin içinde üzerine bastığınız yaprakların çıtırtısıyla yürümek ve Kaya Hamamı’nı görmek istiyorsanız doğru yerdesiniz. Kanyon, orta dere zorluk taşıyan bir parkura sahip. Sadağı Kanyonu’nun ünü çoktan ülke sınırlarımızı aşmış doğa tutkunları özellikle ilkbahar ve yaz aylarında buradalar.
ORHANELİ’NİN SİMGESİ
Dağ ilçesi Orhaneli'nin 6 kilometre güneybatısında yer alan Sadağı kanyonu İznik Sansarak'tan sonra özellikle yerli turistlerin ilgi gösterdiği Bursa'nın ikinci büyük kanyonu. Bursa'nın Nilüfer ilçesinden başlayan Orhaneli-Keles karayolunun 1. Kilometresindeki Doğancı barajı mevkiinden sağa baraja inen yol 45 kilometre sonra Orhaneli ilçesine ulaşır. İlçe merkezinin dışında, Orhaneli’nin simgesi Karagöz heykelinin karşısından girilen asfalt yol sizi Serçeler köyünü ulaştırıyor. Dilerseniz Serçeler Köyünün kahvesinde dağ suyu ile demlenmiş o leziz çayın tadına bakabilirsiniz. Serçeler’den ayrıldıktan sonra Sadağı köyüne ulaşıyorsunuz. Kanyonun ana girişi köyün 1.5 kilometre dışında su bendinin ardından başlıyor. Yer yer 60 metreyi bulan kaya blokları arasından akan Sadağı deresinde zaman zaman suya girerek ilerlenir. Sadağı köyü yakınlarında bir Kaplıca tesisinin hizmete girmesi ve çevre düzenlemesi yapılmasıyla turizme açılan Sadağı kanyonu içlerine ulaşan bir araç yolu yapılmış. Sadağı köyüne girmeden önce Mesire alanı tabelasından sola dönen asfalt yol 1.3 kilometre sonra tekrar sola döner ve kanyona paralel olarak yükselir. 1 kilometre tırmandıktan sonra inişe geçer ve 500 m. sonra Orman Müdürlüğünün yaptırdığı girişte sonlanır.
İKİ SAATLİK YÜRYÜŞ
Ağaçların arasından akan su şehrin tüm sıkıntısını alıp götürüyor adeta. Kanyonun dayanılmaz cazibesiyle ağaçlar huzuru fısıldıyor kulaklarınıza. Kanyonda yürürken sık sık suya girildiği için mutlaka yanınızda yedek kıyafetleriniz olsun. Su, dizleri geçmenin yanı sıra bele kadar çıkabiliyor bazı noktalarda. Yolun sonlarına doğru Kaya Hamamı beliriyor karşınızda. Ortalama iki saatlik bir yürüyüş sonrasında varılan sıcak su, çevrelendiği için ve geçmişinden dolayı hamam olarak adlandırılıyor. Sadağı kanyonun en ilgi çekici yeri olan kaya hamamı yörede avlanmak üzere Orhaneli'ni kuran, İ.S. 117/138 yılları arasında hüküm süren Roma İmparatoru Hadrianus'un karısı için yaptırdığı yer olarak bilinir. Üç tarafı taş duvarla çevrili olan ve derenin karşı kıyısından kaynayan 60 derecelik sıcak suyu termal tesise alınsa da kaya hamamı halen sağlam durmaktadır. Kaya hamamına kadar olan 1.7 kilometrelik kanyon parkuru yaptırılan ahşap köprüler ve merdivenlerle güvenli bir hale getirilse de zikzaklar çizilerek ilerlenen kayalık dere yatağında dikkatli yürümek gerekmektedir.
ŞİFA BULMAK İSTEYENLERE; HAMAM
Hadrianus, Adranos, Adirnaz derken Orhangazi’nin fethinin ardından, Orhaneli adını almış bu avlaklar.
Sadağı Kanyonu’nun kayalıkları arasında gizlenmiş bu gizemli hamam doğa severler kadar, şifa bulmak için gelen hastaları da misafir ediyor zaman zaman. Yıllarca sultanlara kraliçelere ev sahipliği yapmış suyun sıcaklığı bazen altmış dereciyi bulsa da, ayaklarını sokanların yanı sıra, yıkananları da görebilirsiniz. Tarihi hamamdan günümüze kalan kalıntıların yaklaştığınız da o dönemin şahşahalı eğlenceleri fısıldanıyor kulaklarınıza.
HARİKA BİR DOĞA
Hamam molasının ardından az bir yürüyüşle Sadağı Şelalesi’ne varıyorsunuz. Genelde piknik alanı olarak da kullanılan şelale çevresi, sıcak suyun ardından soğuk suda yüzme imkanı da sunuyor sizlere. Hele bir de çilek mevsiminde gitmişseniz buraya o meşhur dağ çileğinin kokusu sarıyor etrafınızı, piknik alanına getirilen çevre köylerden getirilen çilek, taze fasulye gibi yöreye has sebze ve meyvelerden alabilir, taze yapılmış bir köy ekmeğinin tadına bakabilirsiniz. Geri dönüş için tekrar kanyonu tercih edebileceğiniz gibi, alternatif olarak yayla yolları da kullanarak değişiklik yapabilirsiniz.
Hala geç kalmış sayılmazsınız, ağaçların suya fısıldayışını, roma hamamın şifalı suyunun sesini duymak ve farklı bir hafta sonu geçirmek istiyorsanız Sadağı Kanyonu sizi bekliyor.
coronavirus blogger gezgin corona virus
Ещё видео!