Keşan, il merkezi olan Edirne’ye 112 km uzaklıktadır.
Batısında Meriç Nehrine kadar uzanan bir ovanın doğu kenarında kuruludur. Güneyinde Ege Denizi’nin Saros Körfezi, batısında Enez ve İpsala İlçeleri, kuzeyinde Uzunköprü ilçesi, doğuda Tekirdağ’ın Malkara İlçesi, güneydoğusunda Çanakkale’nin Gelibolu ilçesi ile çevrilidir.
Yüzölçümü 1087 kilometrekare, Nüfusu 84 bin’dir.
İlçede Akdeniz ikliminin Marmara tipi egemendir. Sonbahar ve kış ayları soğuk ve yağışlı, yaz ayları kurak geçer. Saros Körfezine kıyısı bulunan bölgede iklim daha ılımandır. Özellikle İlkbahar ve sonbahar mevsimleri yağmur, kış mevsimi kar yağışlı geçer.
İlçenin arazisinin büyük bir bölümü genellikle düzlük ve hububat tarlası ile kaplıdır. Bundan başka yüksek olmayan tepelerin birleşmesi ile meydana gelen güney ve güneydoğu bölgeleri orman ile kaplıdır.
İlçenin güneyinde başlayıp Saros Körfezi boyunca güneydoğu kısmına doğru uzanan Korudağı mevcut olup, İlçedeki en yüksek tepesi sadece 371 m yüksekliği ile Hızırilyas Tepesidir.
İlçenin güney kısmında Erikli sahilinde bir kanal ile denize bağlantısı bulunan Tuzla Gölü mevcuttur. Deniz kabardığında göle akar, deniz açıldığında ise gölden denize akıntı olur. Kadıköy ovasını sulayan Kadıköy Baraj Gölü, Çamlıca ve Bahçeköy arazisini sulayan Dokuzdere Baraj Gölü bulunmaktadır.
Keşan, Anadolu'yu Çanakkale Boğazı'ndan Avrupa'ya bağlayan, İstanbul'dan İpsala Gümrük Kapısı'na, oradan Yunanistan'a uzanan yolların kesişme noktası. Günümüzde; E-87, E-84, E-90 karayollarının kavşağında bulunan Keşan, Edirne'nin en büyük ilçesidir. Edirne, İstanbul ve Çanakkale, Keşan'da buluşuyor ve oradan Yunanistan'a ulaşıyor. Avrupa'yı, Anadolu ile buluşturan yolağzındaki Keşan, Çanakkale’ye 117, Edirne'ye 112, İstanbul'a 215 uzaklıkta. Yunanistan'a ise sadece 35 kilometre uzaklıkta.
İlçe halkının tamamına yakını Yunanistan, Bulgaristan ve Yugoslavya göçmenidir. Suluca, Orhaniye, Pırnar köylerinin tamamı ve Beyendik ve Çamlıca köylerinin %50’si Pomak Türkleridir. Yeniceçiftlik Köyü tamamen Boşnak, diğer köylerin tamamı ise Gacal tabir edilen yerli halk’tır.
Çağlar boyunca, orduların ve kültürlerin kıtadan kıtaya taşınmasında, geçiş noktası olarak önemli bir rol oynayan Keşan'ın eski çağlardaki adı 'Zorlanis'. Keşan'da binlerce yıl önce Luviler ve Trak boylarının yaşadığı sanılıyor.
Sırasıyla Grek, Pers ve Makedon egemenliğinde kalan Trakya, MS 1. yüzyıldan itibaren Roma hâkimiyetine geçti. “Via Egnatia” yani Egnatia yolu üzerinde bulunan Keşan, bu dönemde daha da önem kazandı. Çünkü MÖ 145 yılında, 6 metre genişliğinde inşa edilen Egnatia Yolu, Eski Roma ile Yeni Roma’yı yani günümüzün İstanbul'unu birbirine bağlıyordu.
Karadeniz, Ege, Adriyatik arasında önemli bir askeri ve ticari ulaşımı sağlayan Egnatia yolu, Doğu Roma döneminde de önemini korudu. Ortaçağ boyunca Keşan, Balkanlardan gelen Gotların, Avarların, Bulgarların ve Peçeneklerin saldırılarına uğradı. Doğu Roma başkenti Konstantinopolis'in bu akınlardan korunması için MS 7. yüzyıldan itibaren, Keşan'ın ana yol üzerindeki konumu giderek güçlendirildi. Garnizon olarak nüfusu artan kasaba, 10. yüzyıl başında başpiskoposluk düzeyine yükseltildi ve Konstantinopolis'e bağlı bir metropol (anakent) görünümü kazandı.
Doğu Roma’nın iç karışıklıklarından yararlanarak Rumeliye geçen Osmanlılar, 1354'de, önce Gelibolu'yu, kısa süre sonra da Trakya'yı fethettiler. Şehzade Murat, İstanbul'a uzanan yolun denetimini sağlamak için, komutanlarından Gazi Evrenos'u Keşan'ı fethetmekle görevlendirdi. Fethin ardından Roma’nın ünlü Egnatia Yolu Osmanlı denetimine geçti.
'Sol Kol' adıyla, ana güzergâh özelliğine sahip olan yolun üzerindeki Keşan, Osmanlı döneminde de önemli bir geçiş merkezi oldu. Keşan ve çevresine, Anadolu'dan gelen Türkmen toplulukları yerleştirildi.
19. yüzyıldaki, Osmanlı'nın Balkanlardaki bozgunuyla birlikte, Keşan da işgaller ve göçlerle sarsıldı. 1828 ve 1877'de Ruslar tarafından iki kez işgal edildi.1878-79'da Rusların Balkanları işgaliyle başlayan göç dalgasından, Anadolu'ya giden ana yolun üzerinde bulunan Keşan da etkilendi ve göçmenlerin bir bölümü burada yerleşti.
Keşan, son olarak 1. Dünya Savaşı'nın ardından, 30 Temmuz 1920'de Yunanlılar tarafından işgal edildi. Keşan halkı, Ulusal Kurtuluş Savaşı'na katılan 'Trakya Müdafai Hukuk Cemiyeti'ne tüm güçleriyle destek verdi. İlçe, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kazanılan 'Büyük Zafer'in ardından, 19 Kasım 1922'de bu işgalden kurtuldu.
İlçe merkezinde bulunan Hersekzade Ahmet Paşa Camii, yenilemelerle günümüze sağlam olarak ulaşabilmiş en önemli yapı. 1511'de, kesme taştan inşa edilen tek kubbeli camii, erken Osmanlı mimarisi özelliklerini taşıyor. Giriş kapısı tarafındaki bölümü sonradan eklenen caminin, avlusundaki 12 köşeli mermer şadırvan ve üzerindeki süslemeler dikkat çekiyor. Caminin haziresinde çeşitli dönemlere ait mezarlar ve işlemeli mezar taşları yer alıyor.
Music I use: [ Ссылка ]
License code: MHFT8YZ9IMSPDO73
Ещё видео!