İzmir Kadifekale'den hem muhteşem hem de bazı üzücü manzaralar #4K UHD
Kadifekale'de hem muhteşem manzaralar hem de kablo hırsızlığı ve tahribatları görüntüledim. Korunması gereken tarihi varlıkların mı, kamu kaynakların talanına mı üzülelim?
Kadifekale, Türkiye'nin İzmir şehrinde bulunan bir kaledir. Antik Smirni'nin akropolisi olan kale, İzmir Körfezi'ne hâkim 186 m rakımlı Pagos Tepesi'nde yer alır.
Rivayete göre Doğu Seferi sırasında Smirni'ye gelen İskender, Pagos Tepesi'nde avlanırken uyuyakalır ve bir rüya görür. Rüyasında kendisine şehri bu tepenin eteklerine taşıması gerektiği söylenir. Taşınma süreci İskender'in ölümünden sonra, sırasıyla I. Antigonos Monophtalmos ve Lisimahos'un yönetiminde MÖ 4. yy sonu ile MÖ 3. yy başında gerçekleşmiştir. Kaledeki ilk surların da bu dönemde inşa edildiği bilinmektedir.
13. yy III. İoannis döneminde kale surları onarılırken kale içinde sarnıç, kilise ve manastır inşa edildi. 15. yy I. Mehmed tarafından yıktırılan surlar, II. Mehmed zamanında tekrar onarıldı. Türklerin eline geçtikten sonra kaledeki kilise camiye dönüştürüldü. 18. yy itibarıyla kale harap bir duruma gelmiş ve işlevini yitirmiştir. 2010'ların başında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yürüttüğü kentsel yenileme projesi ile kalenin güney surları önünde yer alan binalar yıkıldı. 2015'te kale surları yenilendi ve ışıklandırıldı. Bir yıl sonra sarnıç ve mescit restore edildi. Temmuz 2019'dan itibaren kale içerisinde her hafta Pagos üretici pazarı kurulmaya başladı. Kadifekale, 2020'de UNESCO tarafından "İzmir Tarihî Liman Kenti" adıyla oluşturulan miras alanının bir parçası olarak Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil edildi.
Taş ve tuğla kullanılarak inşa edilen kalenin batı ve güney surları ile beş kulesi günümüze ulaşmıştır. Kulelerin yükseklikleri 20 ila 35 m arasındadır. Kalede yer alan sarnıç, kırk direklidir ve andezit ana kayanın oyulması ile yapılmıştır.
Helenistik İzmir'in yönetsel birimi Kadifekale'dir. Yapı M.Ö. 4. yy Büyük İskender'in iki
komutanı tarafından kurulan Smyrna (antik İzmir) kenti akropolünün, erken Bizans döneminde kaleye dönüştürülmesi ile oluşmuştur. Günümüze kadar sırasıyla Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinde kullanılmıştır.
Bugün Kadifekale, kent merkezinde bulunan en önemli arkeolojik alanlardan biridir. Agora’dan Antik Tiyatro’ya uzanan tarihi aksın en sonunda konumlanması ve İzmir Körfezi’ne panoramik bir bakış sunması Kale’yi bir odak haline getirmiştir. Surların batı ve güney bölümlerinin bir kısmı ile temel izleri günümüze ulaşmış, 2015 yılında restorasyon uygulamaları tamamlanmıştır. Kadifekale, 1. Derece Arkeolojik Sit Alanıdır. Kale içinde bulunan Şapel / Mescit ve Sarnıç ise bugüne gelebilen yegane yapılardır.
Kadifekale içerisindeki sarnıç yapısının tarihlendirilmesi için temelde iki kaynağa başvurulmuştur. Birincisi yapının kendisinden elde edilen bilgilerdir. Yapı mimari elemanlarının geometrik verileri, malzeme, yapım teknikleri ile benzer ve ayrışan yönleri başlangıç noktası olarak alınmıştır. Bunun yanı sıra eski fotoğraflar, 17. yy bugüne gelen seyyah anlatıları, arkeolojik ve tarihi araştırmalardan faydalanılmıştır. Sarnıç 1244 yılında, Laskarid Hanedan’ından John III Doukas Vatatzes (1221/1222-1254) döneminde inşa edilmiştir.
Geç Bizans dönemine ait sarnıç andezit ana kayaya oyularak inşa edilmiştir. Bu andezit ana
kayanın sızdırmasını engellemek için önüne moloz taş ve tuğla parçaları ile duvarlar inşa edilmiş, sarnıç tabanı ve duvarları da tuğla kırıklı kireç harcı ile sıvanmıştır. Ortada ızgara sistemi ile düzenlenmiş dörtgen planlı fil ayakları ve çeperlerdeki payandalar (yarım ayak) kemerler ile birbirine bağlanmaktadır. Çapraz tonozlu çatı bu kemerlerin üzerine yerleşmiştir. Kireç harçlı moloz taş-tuğla karışımı ile oluşturulan çatının üzerinde yüzyıllar içerisinde ince bir toprak katmanı birikmiştir. Çatı, kenarlardan merkeze doğru eğimlidir.
Sarnıcın 2650 m3’e kadar su depolama kapasitesine sahip olduğu, bu sayede 14-15.000
kişinin su ihtiyacını karşılayabilecek durumda bulunduğu hesaplanmıştır. Yapının kapalı alanı 750 m2, proje dahilindeki açık alanı 1265 m2 dir.
1993 yılında Sarnıç’ın bir restoran olarak yeniden işlevlendirilmesi için bir restorasyon projesi
hazırlanmış, bu kapsamda üst kotta beton temelli, demir parmaklıklı bir koruma duvarı
oluşturulmuştur. Ancak projenin geri kalanı uygulanmamıştır.
Yapının arkeolojik kazıları ve temizliği 2012 yılında tamamlanmış. Yapı etrafına bilgilendirme panoları yerleştirilmiş.
Taş ve tuğla malzeme ile yarı almaşık düzende örülmüş olan duvarlar sarnıcı tüm yönlerden
çevrelemekte. Yer yer dökülmüş olsa da, birçok bölgede tuğla katkılı kireç sıva bulunmaktadır.
Çeper duvarları boyunca 15 adet payanda (yarım ayak) sıralanmaktadır. Ayrıca sarnıcın kuzey duvarında bir tünele bağlanan bir açıklık / kapı izi ve bu açıklığın önünde 4 basamaklı bir merdiven bulunmaktadır. Batı duvarı üzerinde yıkılmış bir bölüm bulunmaktadır ve bugün yapıya giriş buradan uzanan demir bir merdivenle sağlanmaktadır.
Ещё видео!