DİYABETİK AYAK TEDAVİSİNDE YENİ YÖNTEMLER
FİZİK, TEDAVİ VE REHABİLİTASYON
Diyabetes Mellitus (şeker hastalığı), insülin eksikliği veya yetersizliği nedeniyle karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmasında düzensizlikler oluşturan uzun süreli devam ettiren bir hastalıktır. Diyabetli hastalarda en yaygın hastaneye yatış sebebi olan diyabetik ayak yaraları oldukça ciddi, hastalığın doğurduğu bir yan etkidir.
Diyabetik Ayak Yaralarının Görülme Sıklığı Nedir?
• Diyabetik ayak yarası kadınlara göre erkek hastalarda daha fazla görülmektedir.
• Tip 2 şeker hastalarının yaklaşık olarak yüzde 5,5’inde, tip 1 şeker hastalarının yüzde 7,4’ünde diyabetik ayak öyküsü vardır.
• Diyabetik ayak yarası gelişiminin, hastalığın süresi ile ilişkisi vardır.
Hastalığın Nedeni ve Hastalığın Gelişmesinde Meydana Gelen Değişimler Nelerdir?
Diyabetik ayağın gelişmesinde temel neden kan şekeri yükselmesiyle meydana gelen sinir sisteminde hasarlar ve kan damarı duvarında oluşan yangısal değişimlerdir. Diyabetik ayak ülserleri sinirsel hasar ve vücudun bir kısmının kan ve oksijenlenememesi nedenlerine bağlı olabilmektedir. Sinirsel hasara bağlı olarak ayak anatomisinin bozulması (pençe ayak, çekiç ayak gibi), ağrı iletiminde bozukluk ve aşırı kuruluğa bağlı çatlakların oluşumu ayağı dış etkenlere karşı korumasız bırakmaktadır. Tüm bu olaylara bir de beyin ve kalp dışındaki dolaşım sisteminde bir bozukluğun veya hastalığın olması durumu eklenince, ayakta kanlanma ve oksijenlenmenin olmaması durumu meydana gelmektedir. Böylece incinme ve hasar verici nedenlere bağlı olarak ayakta kolay bir şekilde yaralar meydana gelmektedir. Bilindiği gibi diyabetik hastalarda doku onarımı oldukça yavaştır ve yara iyileşmesinde gecikme nedeniyle yaralar uzun süreli bir hal alabilmektedir.
Ayrıca diyabette gelişen kas iskelet sistemi problemleri de yara gelişimine zemin hazırlamaktadır. Ayak eklemleri arasında basınca en çok maruz kalan bölgeler ayak parmağı ve ayak bileği eklemleridir. Deformelerin sonucu olarak ayakta ortaya çıkan yüksek basınç diyabetik ayak yarası gelişmesine yol açar.
KLİNİK DEĞERLENDİRME NASIL YAPILIR?
1.SINIFLAMA
Günümüzde diyabetik ayak patolojisinin değerlendirilmesinde en sık kullanılan sınıflandırmalar; Wagner sınıflandırılması Teksas Üniversitesi Sınıflaması ve Uluslarası Diyabetik Ayak Çalışma Grubu’nun önerdiği PEDIS sınıflandırmalarıdır.
2.AYAĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ
• Diyabetik hastada, ayakta kırmızılık şişlik veya ısı artışı, ağrı ,uyuşma, karıncalanma, açık yara ,su toplanması, deride soyulma, iyileşmeyen yara, tırnak batması, tırnakta şekil bozukluğu, nasırlar, nasır ortasında küçük yuvarlak yara ,deride kuruluk, çatlaklar ve yırtılmalar , yara gelişimi için erken uyarıcılardır.
• Derinin soluk ve soğuk olmaması kontrol edilmelidir.
• Diyabetik hastalarda görülen ağrı, normalde ağrı vermeyen dokunma gibi dış etkilerin ağrı vermesi, uyuşma ve yanma yakınmalarının varlığı kalp dışındaki dolaşım sisteminde bir bozukluğun veya hastalığın olması durumunun göstergesidir.
• Öncelikle küçük çaplı liflerin etkilenmesiyle ağrı ve ısı duyusu kaybolmaktadır. Sonrasında büyük çaplı hasar eklenir, titreşim duyusunda, basınç duyusunda azalma gözlenmektedir. Koruyucu dokunun kaybı diyabetik ayak yarası gelişiminde önemli rol oynamaktadır. Mono filaman testi her iki ayak tarak kemiği başında basınç noktalarının duyma yeteneğini ölçmek için kullanılmaktadır. Eğer hasta 5.07 boyutunda mono filamanı hissetmiyorsa koruyucu duyusu olmayıp diyabetik ayak yarası gelişimi riski artmıştır. Kas iskelet bakısında ayak deformelerine sık rastlanmaktadır. Bunlar ayak kavitesinin normalden fazla olması, düztabanlık, ayak başparmağı şekil bozukluğu, kas güçsüzlüğü atrofisidir. Bu deformelerin varlığı da ayağın küçük mimarisini bozarak bazı noktalara gereğinden fazla basınç yüklemektedir. Böylece yara gelişmesi için zemin hazırlanmış olacaktır.
FİZİK TEDAVİ VE REHABİLİTASYON YÖNTEMLERİ
Diyabetik ayak yaraları mutlaka multidisipliner açıdan ele alınmalıdır. Bu disiplinler arasında enfeksiyon hastalıkları uzmanı, plastik cerrah, ortopedist, kalp damar cerrahı, fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı, endokrinolog, yara bakım hemşiresi bulunmalıdır.
Kan dolaşımını artırarak, doku oluşumunu uyararak, yara iyileştirici özelliği olan fizik tedavi ve rehabilitasyon yöntemleri yanı sıra egzersiz tedavisi ve ayakkabı modifikasyonları da her diyabetik ayak hastasına ana tedaviye destekleyici tedavi yöntemi olarak eklenmelidir.
Ещё видео!