Yol Arkadaşım Ahmet'le Kaçkarlara tırmanmak için bir rota çizdik ama daha evden çıkmadan rotayı unuttuk Rize yerine hiç aklımıda olmayan Sinop'a sürdük aracı. Yol tabelalarına bakarak o an gideceğin yere karar vermek tarifi imkansız bir duyguydu. saatimiz yoktu merak edenimiz yok denecek kadar azdı. Ahmet ve ben yan yana olsakta ikimizde yalnız kalabiliyoruz birbirimizin yanında. saatlerece konuşmadan yolculuk yapabileceğin ve susarak anlasabilicegin bir yol arkadaşının olmasıda tabi büyük bir ayrıcalık.
ilk gün sinopa yakın bir petrolde araç içinde uyuduk. 2. gün kamp atıp kafa dinlemek için ayancık ilçesindeki akgöle cıktık. kampımızı attık telefonlar çekmiyordu aslında istediğimizin oldugunu düşünüyorduk çılgın kalabalıktan uzaklaşmak, sessizliği dinlemek. akşam üzereydi hava kararıyordu zeytin peynir biraz ekmek yedik. Ahmet bir kaç fotograf cekti cay yapıyımmı dedi. Yap dedim çayı yaparken Ahmet beni buradan götür dedim. Caydanlıktaki suyu döktü kamp alanındaki eşyaları topladı.büyük bir aceleyle arabaya yerleştirdi ve yola cıktık. ilk gördüğümüz tabela samsun tabelasıydı ve yeniden sürdük. O an birbirimize hiç bişey demedik ama istediğimiz. seyin sadece yolda olmak oldugunu çok iyi anladık ve gezinin ilk ve son kampından sonra hiç bir yerde konaklamadık sadece 3 4 saatlik araç içinde uyuyup uyanıp sadece sürdük 2700 km boyunca.
Biliyoruz gittiğimiz yerlerden harika gezi videoları çıkarabilirdik ama ihtiyacımız olan seyi yaptık en sevdiğimiz şeyi yol ve yolda olmak. hepinize yollarda selam olsun.




Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
[ Ссылка ]

свернуть