#hzmuhammed #siyer #ramazan
Hayırlara vesile ve kanalımıza destek için bu kanala katılın:
[ Ссылка ]
Bu iki cihan güneşi, Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in hayatını anlatan Salih Suruç’un 11. bölümüne hoş geldiniz. Selamünaleyküm. [Müzik] Allah’ın izniyle Siyer okumalarımıza devam ediyoruz. Bir önceki bölümde hatırlayalım, Medine dönemi başlamıştı ve seriyyeler (küçük savaşlar) başlamıştı. Çeşitli kabilelere İslam’ın nurunu anlatmak için davetçiler gönderildi. Sonrasında birçok kişi Müslüman oldu, ancak Müşrikler de kötülüklerine devam ettiler. Nihayet Hicret’in birinci yılının sonlarına doğru, Muhacir Müslümanları sevindiren bir olay gerçekleşti. Abdullah Bin Zübeyr Radıyallahu Anh dünyaya geldi. Müşrikler, “Soyunuz kurudu, çocuklarınız olmayacak, soyunuz devam etmeyecek” demişlerdi. Fakat Abdullah Radıyallahu Anh doğduğunda herkese sevinç verdi. Hicret’in ikinci senesine gelindiğinde (Miladi 623), Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile Müslümanlar, Allah’ın emriyle Kudüs’e, yani Beyt’ül Makdis’e doğru namazlarını kılıyorlardı. Ancak Efendimiz Aleyhisselam, Tevhid akidesinin bir abidesi olan ve İbrahim Aleyhisselam’ın kıblesi olan Kabe’ye yönelerek namaz kılmak istiyordu. Müslümanlar da aynı arzuyu taşıyordu. Çünkü Kabe’ye yönelmek, beş vakit namazda Mekke’yi hatırlamak anlamına geliyordu. Yahudilerin, Muhammed ve Ashabı’nın kıblesini öğrenmek için huzursuzlandıkları biliniyordu. Bu yüzden Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Kabe’ye yönelmek için bir vahyin gelmesini bekliyordu. Bir gün Cebrail Aleyhisselam geldi ve Efendimiz’in bu arzusunu Allah’a iletti. Bu isteği, Allah’ın izniyle gerçekleşti ve Kıble, Mescid-i Haram’a doğru çevrildiğini bildiren ayet indi (Bakara Suresi, 144. ayet). Efendimiz Aleyhisselam, Müslümanlarla birlikte Mescid’de namaz kıldırıyordu. Namazın ilk iki rekâtını bitirdiklerinde, Efendimiz ağır ağır yönünü Kabe’ye çevirdi. Müslümanlar da onu takip etti ve namazlarını Kabe’ye doğru tamamladılar. Bu olaydan sonra, Efendimiz’in emriyle Müslümanların Kıble’si Mescid-i Haram’a çevrildi.
[Müzik] Bu noktada, Hicret’in ikinci senesinde (Miladi 13 Mart 624) Şanlı Bedir Muharebesi gerçekleşti. Kureyş müşrikleri bir ticaret kervanı hazırladılar. Bu kervana Mekke’den herkes, kadın erkek, hisselerine göre ortak oldu. 50 bin Dinar sermayeli büyük bir ticaret kervanıydı ve karşılığında silah alacaklardı. Ebu Süfyan başkanlığında 40 kişilik bir müfrezeyi de korumaları için gönderdiler. Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bu durumu öğrenince, Ebu Süfyan’ın kervanını engellemeye karar verdi. Müslümanlar Bedir Seferi’ne katılmak için hazırdılar ve Bedir’in zaferi için dua ediyorlardı. Sefer hazırlıkları sırasında, Abdullah Radıyallahu Anh, Müslümanların yaralarını tedavi etmek ve hastalarına bakmak için sefere katılmak istedi. Ancak Efendimiz, ona seferde yer almamasını söyledi ve Allah’ın kendisine şehadet nasip edeceğini müjdeledi. Abdullah Radıyallahu Anh, daha sonra Şehitlik mertebesine ulaştı. Sefer esnasında, Müslümanların atı ve devesi azdı. Bu nedenle Müslümanlar nöbetleşe olarak seyahat ediyorlardı. Efendimiz de nöbetler arasında üç kişiyle seyahat ediyordu. Müslümanlar Bedir’e doğru yola çıktılar ve Bedir mevkiine ulaşmadan önce, Ebu Süfyan’ın kervanını takip eden Müslümanlarla karşılaştılar. Ebu Süfyan, kervanı Bedir’den uzak bir rotadan Mekke’ye yönlendirdi ve Müslümanların saldırısından kaçmayı başardı.
Müşriklerin Mekke’ye dönmek niyetinde olmadıklarını öğrenen Efendimiz, Bedir’de üç gün kalacaklarını tahmin etti. Müslümanlar, Bedir yakınlarına geldiklerinde, Müşriklerin büyük bir ordusuyla karşılaşacaklarını duyduklarında karar veremediler. Ancak Ensar’dan Mikdad bin Esved, Müslümanların Müşriklerle savaşmaları gerektiğini söyledi ve Müslümanların Allah’ın yanında olduklarını ifade etti. Müslümanlar, karşılaşacakları müşrik ordusuna rağmen, Allah’ın yardımına güvenerek savaşa hazırlandılar. Müslümanlar, Bedir mevkiine ulaşmadan önce bir grup müşrik sucusu ele geçirdi ve Efendimiz’e müşrik ordusunun sayısını bildirdi. Müslümanların sayısı, Müşriklerin sayısından çok daha azdı, ancak Müslümanlar Allah’ın yardımına güveniyordu. Müslümanlar, Cuma gecesi Bedir’e vardılar ve Allah Resulü, müşrik ordusunun takip edilmesi veya onunla savaşılması konusunda istişare etti. Sonunda, Müslümanlar Allah’ın yardımına güvenerek savaşmaya karar verdiler. Bedir Muharebesi, Müslümanlar ve Müşrikler arasındaki büyük bir savaştır ve Müslümanlar Allah’ın izniyle zafer kazanmışlardır.
#BedirSavaşı
#KıbleDeğişikliği
#MüslümanZaferi
#Kureyş
#PeygamberEfendimiz
#İslamTarihi
#Sahabe
#Mekke
#Medine
#Ganimet
Seslendiren: İbrahim Soydan Erden
[ Ссылка ]
Bu seslendirmeyi yayınlama izni verdiği için İbrahim Soydan Erden'e çok teşekkür ederiz.
Ещё видео!