İletişim & Randevu: 0 (850) 811 76 40
Dr. Haşmet IŞIKLI - [ Ссылка ]
Panik bozukluğu, özellikle son 20 yılda çok gündemde olan ve bizim anksiyate bozukluğu dediğimiz hastalık spektrumu içerisinde yer alan biz bozukluktur. Ne ile kendisini gösteriyor? En belirgin özelliği, fiziksel belirtiler ile kendisini göstermesidir. Kalp çarpıntısı, alınan nefesin yetmediği hissi, terleme, titreme ve buna eşlik eden diğer fiziksel belirtiler panik bozukluğunun karakteristik özellikleridir. Panik bozukluğu, depresyonda da buna benzer şeyler ile karşılaşıyoruz ama, en fazla diğer hekimlere başvurulan ruhsal hastalık olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle kardiyologlar, bir kalp krizi geçirildiği ve kalp problemi olduğu şeklinde panik bozukluğu hastalarının en çok başvurduğu tıp branşıdır. Bunun dışında acil servislere de sık başvuruluyor. Panik bozukluğunda aslında hastanın fiziksel bir problem yaşaması ya da bundan zarar görmesi söz konusu değildir. Ama belirtiler o kadar abartılı ve o kadar fiziksel hastalığa benzer ki hasta öleceğini, felç olacağını ya da herhangi bir şekilde fiziksel zarar göreceğini düşünür. Katlanılması zor bir panik hissinden bahsedebiliriz. Genellikle panik problemi olan insanlara baktığımızda, ya çocukluk döneminde aileden bir ayrılık, ya yakın dönemde aileden, çevreden birisinin kaybı, veya kaybı çağrıştıran hayatındaki herhangi bir değişiklik, panik bozukluğunun sebepleri arasında ortaya çıkabilir. Genelde şöyle bir inanış var, panik bozukluğu düzelmez, ömür boyu devam eder ve sık sık tekrarlar. Aslında böyle değildir. Bilinçaltında yatan sebep ortaya çıkarıldığında yeterli süre ve dozda ilaç kullanıldığında ve terapi ile desteklendiğinde panik bozukluğu da kısa sürede çözülebilecek bir rahatsızlıktır. Ancak panik bozukluğunun tedavisi için hipnoz veya kısa süreli bir takım yöntemler ya da bir takım elektromanyetik yöntemler veya paramedikal diyebileceğimiz yöntemler çok da işe yarar yöntemler değildir. Mutlaka ilaç artı psikoterapi, panik bozukluğunun tedavisinde önemlidir. Bilinçaltında yatan sebebin ortaya çıkarılması ve bunun çözülmesi, çok kısa süre içerisinde bu tabloyu ortadan kaldırabilir. Bir başka özellik, panik bozukluğuna daima eğer yeterli süre tedavi görmediyse depresif bulguların eşlik ettiğini de mutlaka görüyoruz. Çünkü hastanın tanılarını sorduklarında, sanki tek bir tanı, tek bir sebep sonuç ilişkisi konusuymuş gibi panik bozukluğundan bahsediyoruz ama mutlaka depresif bulguların da buna eşlik ettiği, ayrıca panik bozukluğu olan hastalarının diğer insanlara göre biraz daha hassas ve takıntılı düşüncelere sahip olduğunu da görüyoruz.
[ Ссылка ]
[ Ссылка ]
[ Ссылка ]
[ Ссылка ]
Ещё видео!