9 Mart 2019 www.canlarmeclisi.com
“BİR ADAMIN, ÖLÜMÜMDEN SONRA ÜÇ OĞLUMDAN EN TEMBEL OLANI HANGİSİYSE,
MALIMI, MÜLKÜMÜ O ALSIN, DİYE VASİYET ETMESİ”
25332- Gönül penceresinden güneş içeri düşünce, söz bitti, tamamlandı ve
Allah, doğrusunu daha iyi bilir.
18. cildin sonu
6.defterin sonu
پايان دفتر ششم
Burada Mesnevî-i Şerif hitam buldu. Altıncı cildin sonu, Mesnevî’nin sonu demektir.
Hz. Mevlâna’ya isnat edilen bir yedinci cilt Mesnevî varsa da, bu Mesnevî uydurma bir
Mesnevî’dir. Şöyle ki 6. cilt Mesnevî’den yüzlerce beyit alınmış, 1. ve 3. Mesnevî ciltlerinde
bulunan bazı hikâyeler kendi görüşlerine uydurularak değiştirilmiş, bu suretle İslam’a
uymayan bazı inançlar Mevlâna’ya isnat edilerek, müminler yanlış görüşlere, yanlış
inanışlara sürüklenmek istenmiştir. Birçok Mesnevîlerde olduğu gibi, ben de, Hz.
Mevlâna’nın oğlu Sultan Veled Hazretleri’nin 6. cilt Mesnevî’nin yarıda kalan son bölümünü
tamamlayan 53 beytini teberrüken alıyorum:
1- Bir müddet bu Mesnevî, babam gibi sustu. Veled, ona dedi ki: “Ey nefesi diri
olan, ey nefesi ile ölüleri dirilten!”
2- Ne yüzden artık söz söylemiyorsun? Neden ledün ilminin kapısını kapattın?
3- Şehzadelerin hikâyesi sona ermedi. Üçüncü şehzadenin macerası tamamlanmadı,
anlatılamadı.
4- Babam, buyurdu ki: “Sözüm bundan böyle deve gibi çöktü, yatıp uyudu. Artık
mahşere kadar kimseyle konuşmayacağım.”
5- Bu sözün şerhi var… Var ama o şerh gönülde kapandı kaldı. Artık dışarı çıkmıyor.
6- Natıka, söz söyleme kabiliyeti, deve gibi çöktü, uyudu. O söyleyebilir ama ben,
söz söylemeye ağzımı kapadım.
7- Göçme zamanı, dereden sıçrayıp çıkma çağı geldi. Her şey helak olur gider.
Ancak o, onun hakikati kalır.
Bu beyitte, Kasas Suresi’nin şu son ayet-i kerimesinden iktibas vardır: “Allah ile
beraber başka bir ilaha yalvarma. Ondan başka bir ilah yoktur. Onun zatından,
hakikatından başka her şey helak olacaktır. Hüküm onundur ve ona döneceksiniz.”
8- Bu sözün geri kalan bölümü, canı diri olan kişinin gönlüne dilsiz dudaksız gelir.
9- Dedikodu da sona erdi, ömür de sona erdi. “Gamdan, dünya gailesinden kurtulma
zamanı geldi” diye bana müjde verildi.
10- Can âleminde dolaşacağım. Bu topraktan, bu nemli yerden geçip vahdet
denizine dalacağım.
11- Çünkü bu dünya, nemle, ıslaklıkla diridir, hoştur. Bir denizden ıslaklık elde
etmiştir de, o yüzden güzeldir, sevimlidir.
12- Can, toprakla, ıslaklıkla, balçıkla diri olursa, deniz âleminde ne hâle gelir, nasıl
olur? Sen seyret…
13- Deniz, şehre benzer; ıslaklık ise, o şehrin kapısıdır. Islaklık bir damla gibidir.
Denizin ise, ucu bucağı yoktur, sonsuzdur. Bunu böyle bil.
14- Can gibi olan şu ıslaklığı bırak da, sevgilinin denizine dal, ölümsüzlük bul.
15- Bu tarafta can, can denizinden çıkıp gelmiştir. Bu sebeple sen de, şerefi ve
büyüklüğü can yolunda ara, can yolunda bul.
16- İstediğini can yolunda iste de, seni alıp canın geldiği yere götürsünler. Toprakta
deniz aramak, deniz bulmaya çalışmak, boş yere uğraşmaktır.
17- Toprağın her cüzü, insanı toprak âlemine götürür. Fakat can denizinin dalgası,
adamı alır, sevgiliye götürür.
18- Bu sebeple, sevgiliye kavuşmayı can-u gönülden iste. Dudaksız dilsiz, Rabbin
adını an, zikret de…
19- Rabbi çok zikret de, şu fâni cihandan, bu hapishaneden kurtul. Can âleminde
ebedî olarak kal.
20- Ömür tohumlarını çorak toprağa ekme de! Sonunda helak olup gideceksin.
21- Böyle aziz, böyle paha biçilmez ömrü, her an, hiçbir karşılık elde etmeden niçin
harcıyorsun?

свернуть