Walking Tour | Aksaray | Istanbul | Turkey | 22 May 2019
Walking route is below
[ Ссылка ]
Aksaray
[ Ссылка ]
[ Ссылка ]
AKSARAY KEBAPÇILAR CUMHURİYETİ
Yanyana bir sürü eczane görmeye alışığız. Kuyumcu da. Emlakçı da. Ama kebapçı? İstanbul'da bu kadar çok kebapçıyı bir arada görebileceğiniz tek yer, Sofular
GönderYazdır
Haber: Ali Mert Alan
Fotoğraflar: Berk Duygun
Burası çoğunlukla Şanlıurfalı olan kebapçılardan ve Güneydoğu’dan gelen peynir, isot, turşu gibi mamülleri satan dükkanlarla dolu. Sokağa 'Kebapçılar Çarşısı' adını takmışlar. Hepsi hoşsohbet. Bir şey yemeden ya da çay içmeden dükkanlarından çıkmanız imkansız. Sokakta yürüken Arapça konuşan, Güneydoğu aksanıyla Türkçe konuşan, şalvarıyla gezinen insanlar görüyorsunuz.
Şavak Usta, Amerika’da şube açabilir
Urfalım Ocakbaşı, en işlek kebapçılardan. Şavak Usta 15 yıldır şişe et saplıyor. "Bu sokak nasıl böyle kebapçılarla doldu?" diye sorduğumuzda, “Önce Onbaşı Kebap ve biz vardık, sonra buralar doldu” diyor. Eti hep aynı kasaptan alıyorlar, pul biberi Şanlıurfa’dan getirtiyorlar. Birkaç gün önce de Amerikalı bir fast food firması Şavak Usta’ya, “Manhattan’da kebapçı açalım” teklifiyle gelmiş. “Düşünmek için süre istedik, olursa buradan ekiple gideceğiz” diyor.
Sokağın eskilerinden
En eski kebapçılardan Onbaşı, 1969'da kurulmuş. Malzemelerinin büyük kısmını Urfa’dan getirtiyorlar. Etlerini de 40 yıldır aynı kasaptan alıyorlar. Onbaşı’nda diğerlerinden farklı olarak lahmacun da satılıyor.
Neden Urfa Kebap’tan İbrahim Algüllü, “Bu işte biraz kıskançlık var" diyor, "İş yapan kebapçıyı görünce hemen 'ben de açarım, ben de yaparım' diye düşünüyorlar" diyor. 13 yıldır hizmet veren mekanın spesyali İsot Kebabı.
“Urfa’ya gitmiyorum, Urfa buraya geliyor”
Şanlıurfa Gıda Pazarı’nın sahibi İbrahim Subulan 71 yaşında, 16 yıldır bu sokakta. “Buranın ilk bibercisi bendim, şimdi herkes biberci oldu” diyor. Dükkanında kuru patlıcan, kuru domates, isot, peynir, zeytin ve turşu satıyor. En çok ilgi gören ürünü isot. Subulan, “10 yıldır Urfa’ya gidemiyorum. Onlar yanıma geliyor” diyerek küçük Urfa haline gelen Sofular’ı özetliyor aslında.
Tatlıses’in komşusu
Urfa Sofrası’ndan Ahmet Güler, "İstanbul’da böyle bir yer daha yok" diyor, "Herkesin müşterisi belli." Güler'den, eskiden bu sokakta İbrahim Tatlıses’in de binası olduğunu ama daha sonra sattığını öğreniyoruz.
En eski kebapçı kim?
Doyum Kebap'tan Osman Çiloğlu’na, "Kebapçılar bu sokağa neden çok ilgi gösteriyor?" diye sorduğumuzda, “Burada en eski benim, çok iyi kebap yapmasaydım kimse buraya gelmezdi” diyor.
Urfalı Hacı Usta’da “20 sene önce ilk ocakbaşını burada ben açtım, kebap bizim işimiz" diyor. Sohbetimiz sırasında bu cümleyi sık sık tekrarlıyor.
Bizim Urfa’dan Mustafa Bakırhan sokağın kebapçı yoğunluğuyla ilgili olarak, “Eskiden Urfalılar burada yoğunluktaydı. Kebap bu yörede sevildiği ve yapıldığı için kendi mutfaklarını tanıtmak istediler” diyor. Ve geleneği bozmadan, "Buranın en eski kebapçısı da Onbaşı'dır" diye noktayı koyuyor.
