Başbakan Ahmet Davutoğlu, 2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı görüşmelerinde konuşma yaptı. Davutoğlu konuşmasında, "AK Parti öncesi duruma bakalım. Başörtülü kızlarımız eleştiriliyordu. Duyun-u Umumiye memuru gelir, karşısında bakanlar ceket iliklerdi. Biz iktidara geldiğimizde Türkiye 26. büyük ekonomiydi." dedi.
Davutoğlu, konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Bahçeli'ye de cevap verdi. Ahmet Davutoğlu'nun bu eleştirileri sırasında AK Parti sıralarında da gülüşmeler oldu.
İŞTE DAVUTOĞLU'NUN MECLİS'TE YAPTIĞI KONUŞMADAN SATIRBAŞLARI:
"Türkiye birbiriyle kenetlenmiş bir millete sahiptir. Bir medeniyeti savunmak için omuz verdiler. Türkiye Cumhuriyeti köklü bir devlettir. Ne oldu da biz bu kadim milletin son medeniyetini kaybettik. Maalesef bu aidiyet bilincini kıranlar oldu. Halaskar-i Zabitan gibi kurumlar vardı. Duyun-u Umumiye geldi. 20 yüzyıla girerken devletimizin AK Parti öncesi durumuna bakalım. Devlet-millet aidiyet bağı çökmüştü. Başörtülü kızlar aşağılanıyorlardı. Duyun-u Umumiye memunu gelir karşısına bakanlar ceket iliklerdi. İş dünyası başbakanın ne dediğine bakmazdı. İstanbul Lisesi'nde her Duyun-u Umumiye Kasası'nı gördüğümde Allah millete bir daha yaşatmasın derdim. Bakanların ithal olarak geldiği milli iradenin kalktığı bir dönem yaşadık. Bunun uluslararası boyutları da oldu.
KILIÇDAROĞLU'NA CEVAP VERDİ
Kemal Kılıçdaroğlu, 'Türkiye eskiden de G-20'deydi.' diyor ama biz iktidara geldiğimizde Türkiye 26. büyük ekonomiydi. Burada sadece Türkiye Başbakanı olarak değil, G20 dönem başkanı olarak da konuşuyorum. Türkiye'yi dünya ekonomileriyle yarışır hale getireceğiz.
"PARALEL VESAYET ODAKLARINI KALDIRDIK"
Siyaset üzerindeki bütün vesayet odaklarını; ister darbe geleneğinden gelen, isterse postmodern ya da başka adlarla paralel yapılarla gelen bütün vesayet odaklarını kaldırdık, kaldırmaya kararlıyız. Bir daha gücünü milletten alan ve bu TBMM'de temsil edilen milli iradenin yerine kimse başka bir güç ikame edemeyecek.
"ÇÖZÜLME SÜRECİ DEĞİL, KAYNAŞMA SÜRECİ"
Bizim için çözüm süreci, çözülme süreci falan değil kaynaşma sürecidir. Feqiye Teyran'ın güzel Kürtçesiyle Yunus Emre'nin güzel Türkçesi arasında bir fark yoktur. Bir gün Erzurum'da bir gün Balıkesir'de kongrelere katıldık. Doğuyla batıyı, kuzeyle batının ayrılmasına izin vermedik hiç bir zaman izin vermeyeceğiz.
Kimse kendi mahallesinde kalmasın. Hak muhammed ali diyenlerle Hz. Muhammed'in yolunda olanların arasına hiç kimse giremez. İstiklal Savaşı'nda nasıl bir aradaysak, Van'da nasıl ki 15 genç cephane taşırken şehit olmuşsa bakın ben indim siz de inin. gitmediğimiz vilayetimiz kalmadı kalmayacak.
"KİMSEYE ELİMİZİ ÖPTÜRMEYİZ"
Gerekirse herkesi yaşına hürmeten elini öperiz ama kimseye elimizi öptürmeyiz. CHP ve MHP'nin vekil çıkarmadıkları haritayı bir göz önüne getirin. CHP 16 şehirde yüzde 10 barajının altında kalmış. Nasıl temsil bu? O zaman çözüm sürecinden bizim anladığımız şudur, bu toprakların her dağı her ovası bizim için kutsaldır. Süphan Dağı'nı Uludağ'dan ayırmak nasıl mümkün değilse milleti birbirinden ayırmak da mümkün değildir.
Ещё видео!