Movie ~ Loving Vincent | Dorota Kobiela
“My Dear brother,
thanks for your kind letter and for the 50-fr. note in contained.
there are many things ı should like to write you about, but ı feel it useless. ı hope you have found those worthy gentlemen favorably disposed toward you.
your reassuring me as to the peacefulness of your household was hardly worth the trouble, ı think, having seen the weal and woe of it for myself. and ı quite agree with you that rearing a boy on a fourth floor is a hell of a job for you as well as for jo.
since the thing that matters most is going well, why should ı say more about things of less importance? my word, before we have a chance to talk business more collectedly, we shall probably have a long way to go.
the other painters, whatever they think, instinctively keep themselves at a distance from discussions about the actual trade.
well, the truth is, we can only make our pictures speak. but yet, my dear brother, there is this that ı have always told you, and ı repeat it once more with all the earnestness that can be expressed by the effort of a mind diligently fixed on trying to do as well as possible - ı tell you again that ı shall always consider you to be something more than a simple dealer in corots, that through my mediation you have your part in the actual production of some canvases, which will retain their calm even in the catastrophe.
for this is what we have got to, and this is all or at least the main thing ı can have to tell you at a moment of comparative crisis. at a moment when things are very strained between dealers in pictures of dead artists, and living artists.
well, my own work, ı am risking my life for it and my reason has half foundered because of it--that's all right--but you are not among the dealers in men as far as ı know, and you can still choose your side, ı think, acting with humanity, but que veux-tu?”
“Sevgili kardeşim,
güzel mektubun ve içinde bulunan 50 franklık banknot için teşekkür ederim.
sana pek çok konuda yazmak istiyordum, ama bunun gereksiz olduğunu hissediyorum.
umarım söz konusu beyefendiler sana iyi niyetle yaklaşırlar.
evindeki huzur konusunda beni temin etmene gerek yoktu. kötü tarafını gördüğüm kadar iyi tarafını da görmüş olduğumu sanıyorum. kaldı ki, bir apartmanın dördüncü katında çocuk büyütmenin, jo için olduğu kadar senin için de eziyet olduğu konusunda ben de tamamen aynı fikirdeyim. en önemli konuda her şey yolunda olduğuna göre, niçin daha az öneme sahip konularda ısrarcı olayım ki? ne diyeyim, *daha salim kafayla is konuşma fırsatı bulana kadar muhtemelen daha çok zaman geçmesi gerekecek.* şu an söyleyebileceğim tek şey bu. ki ben bunu belli bir dehşetle fark ettim ve bunu gizlemedim de. fakat söylenecek tek şey bu.
diger ressamlar ne düşünürlerse düşünsünler, kendilerini içgüdüsel olarak günümüzdeki ticaretle ilgili tartışmalardan uzak tutuyorlar. ne yaparsın. bizler sadece tablolarımızı konuşturabiliyoruz. yine de sevgili kardeşim sunu sana hep söyledin ve bugün, elinden gelenin en iyisini yapmak için inatla kafa yoran bir adamın ciddiyetiyle bir kez daha söylüyorum: seni her zaman basit bir corot tüccarından çok başka bir şey olarak göreceğim. senin, benim aracılığımla, felakette dahi vakarını koruyacak kimi tuvallerin ortaya çıkmasında bizzat payın oldu. zira bugün geldiğimiz nokta bu. böyle görece bir kriz anında, ölmüş sanatçıların tablolarıyla ilgilenen sanat tüccarları ile hâla hayatta olan sanatçıların tablolarıyla ilgilenen sanat tüccarlari arasındaki ilişkilerin bu kadar gergin olduğu bir anda, sana en azından bu kadarını söyleyebilirim.
bense kendi işim uğruna hayatımı tehlikeye atıyorum. bu uğurda aklımın yarısını kaybettim. olsun. fakat benim bildiğim kadarıyla sen insan tüccarlarından değilsin. ve bence gerçekten insaniyetle hareket ederek taraf tutabilirsin. ama ne yaparsın...
[ Ссылка ]
Ещё видео!