15 Mayıs 2018 tarihli Kur’ân sohbeti
2.SORU : Hocam. Kur’an’da İsra 88, Hud 13 ve Bakara 23 gibi ayetlerde “bu Kitabın benzerini getirin” derken benzerlikten kastedilen tam olarak nedir?
(İsra 17/88)
قُلْ لَئِنِ اجْتَمَعَتِ الْاِنْسُ وَالْجِنُّ عَلٰى اَنْ يَاْتُوا بِمِثْلِ هٰذَا الْقُرْاٰنِ لَا يَاْتُونَ بِمِثْلِهٖ وَلَوْ كَانَ بَعْضُهُمْ لِبَعْضٍ ظَهٖيرًا
De ki “Bu Kur’ân’ın benzerini getirmek için insanlar ve cinler bir araya gelseler onun bir benzerini getiremezler; isterse sırt sırta vermiş olsunlar.”
(Hud 11/13)
أَمْ يَقُولُونَ افْتَرَاهُ قُلْ فَأْتُواْ بِعَشْرِ سُوَرٍ مِّثْلِهِ مُفْتَرَيَاتٍ وَادْعُواْ مَنِ اسْتَطَعْتُم مِّن دُونِ اللّهِ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ
Yoksa onu (Kur’an’ı), o uydurdu mu diyorlar? Onlara de ki “İddianızda samimi iseniz, Allah ile aranıza koyduklarınızdan[*] çağırabileceğiniz herkesi çağırın da bunun dengi on sure uydurup getirin bakalım.”
[*] Dûn, sözlükte, üstün zıddı, en üst mertebeden beri, ondan aşağıca, yakın, önce ve başka anlamlarına gelir.
Açıklamalar böl. "Dûn = Allah'a Karşı Aracılık" başlıklı yazıya bkz.
Bakara 2/23 :
وَاِنْ كُنْتُمْ فٖى رَيْبٍ مِمَّا نَزَّلْنَا عَلٰى عَبْدِنَا فَاْتُوا بِسُورَةٍ مِنْ مِثْلِهٖ
وَادْعُوا شُهَدَاءَكُمْ مِنْ دُونِ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ صَادِقٖينَ
Kulumuza (Muhammed’e) indirdiğimiz Kitap hakkında şüpheniz varsa Allah ile aranıza koyduğunuz[1*] ulu kişilerinize[2*] yalvarın da ona denk bir sure getirin. Dürüst kimselerseniz yaparsınız.
Ещё видео!