21 aralık 2012 yılında kıyamet günü bekleniyordu. Tüm dünya bu köye geldi. buradan canlı tv yayınları yapıldı. Rivayete göre dünyanın tek güvenli yeri burasıydı.
O tarihte ben de buradaydım. Herkes gibi.
Ama bir şey olmayacağını biliyordum tabi.
Sadece insanların yüzündeki korku ve panik anını izledim. Kimi ise bu durumu turistik bir gezi gibi burada olmak için kullandı.
Dünyanın öbür ucundan bir çok ünlü kendisini gizleyerek buraya akın etti.
Tabi şirince köyü bir anda tüm dünyanın tanınmış yerleri arasındaki yerini aldı. bir anda tanındı. bugün dahi insanlar akın akın buraya gelmektedir. Köy müthiş bir egzotic tarihi tarzı ve doğasıyla etkileyici bir yer.
Şirince rumların yaşadığı zamanlarda incir ihracatıyla geçinirken, günümüzde meyve şaraplarına yöneldiğini görmekteyiz.
her yerde çeşit çeşit meyve şaraplarını görebilirsiniz. şirince meyve şarabı olarak da ünlendi.
İncir ticaretinde şirince merkezinde değil, aydın kenti tarafındaki dağlarda incir üretimi yapılmaktaydı. çünkü dünyanın en iyi incir üretimi sadece aydın yöresine özgü bu coğrafyadadır.
Özgün adı olan Kırkınca'nın efsanevi bir çağda dağlara vuran kırk kişiye atfen verildiği rivayet edilir. Rum telaffuzunda Kirkice, Kirkince ve nihayet Çirkince gibi biçimler alan bu ad, Cumhuriyet'in ilk yıllarında dönemin İzmir valisi Kazım Dirik'in talimatıyla Şirince şeklinde resmîleştirilmiştir.
19. yüzyılda, özellikle ihracata yönelik incir üretimiyle ünlü, 1.800 haneli bir Rum kasabasıydı. 1923'te Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi sonucu Rumların ayrılmasıyla (çoğu Katerini'nin Nea Efesos köyüne yerleşmiştir), Kavala'nın Müştiyan (Moustheni) ve Somokol (Domatia) köylerinden gelen mübadillerle iskân edilmiştir. Mahalle içinde iki Rum kilisesi bulunmaktadır. Şirince' de hiçbir ev diğerinin manzarasını kapatmaz. Nisanyan'a göre ise Şirince (Çirkince) köyünün bulunduğu konum'da 14. veya 15. Yüzyıllarda bir Rum köyü bulunmaktaydı ve sonraları köy boşaltılmıştı. 18. Yüzyıl'da ise Güney Arnavutluktan bir kısım Rum Şirince (Çirkince)'ye iskan edildi ve köy kısa süre içinde tekrar canlandı. Rumlar garip olarak köye yerleştiklerinden beri dil olarak Türkçe ana dilliydiler. Köy mimarisine bakılınca Güney Arnavutluk (Berat- Arnavutluk'un bir kenti) mimarisinin korunmuş olduğu göze çarpmaktadır. Rumların Yunanistan'a gidişi ile Mübadele sonrası Şirince'ye Yunanistan göçmenleri yerleştirildi.
Gezdiğim her rum köyünde ikişer kilise olduğunu farkettim. Neredeyse her rum köyüne bir kilise kapasite olarak yeterli olmasına rağmen, neden iki kilise vardı?
Çünkü bunlardan biri ortodoks, diğeri katolik kiliseleriydi.
Şirincedeki iki kiliseden biri aziz john babtist kilisesidir. john kelimesi ortodoks inancında yuhanna'dan gelmektedir. 12 havariden biri olan yuhanna'nın mezarı da Selçuk ilçesindedir. St john adında büyük görkemli bir kilisesi ve manastırı olmaktadır. Yuhanna incilini yazdığı yer ve meryem anayı bu bölgeye lucas ile birlikte getirmiştir.
Şirince’ de yer alan ve inşası 1805 yılına uzanan Aziz John Baptist Kilisesi, bölgenin önemli tarihi değerlerinden biridir. Daha önceleri yerinde başka bir kilise olduğu tahmin edilen yapı, eski yapının yıkılması üzerine yeniden inşa edilmiştir.
Kilisenin kapısı üzerinde yer alan kitabeye göre de kiliseye, 1832 yılında yeninden inşa ve restorasyon çalışmaları ile hayat verilmiştir. Kısacası kilisenin günümüzdeki haline gelmesi için birkaç kez onarım görmesi gerekmiştir. Kilise üç nefli ve dikdörtgen planlıdır.
Bugün konum olarak özel mülkiyet içerisinde kalmakta olup, içerisinde şarap tadımlarının yapıldığı mahzen ve kafe bulunmaktadır. Bahçesinde ise bir dilek havuzu bulunan Aziz John Baptist Kilisesi’ nin havuzu iki bölümden oluşmaktadır.
Genişçe bir havuzun içerisinde bir adet küçük havuz daha bulunmakta olup, dilek dilemek isteyen ziyaretçilerin parayı bu küçük havuza atmaları gerekmektedir. Ancak ilginç bir şekilde bu havuzcuğa parayı denk getirmek hiç de kolay değildir.
Ziyaretçilere mini bir kültür turuna olanak sunan ve hem yerli hem de yabancı konukların oldukça ilgisini çeken Aziz John Baptist Kilisesi, Şirince seyahatinde mutlaka yer verilmesi gereken duraklardan biridir.
Şirincedeki diğer ikinci kilise ise; aziz dimitirous kilisesidir.
Mübadelenin ardından köye Makedonya ve Selanik’ten gelen Türklerin yerleşmesiyle yapı kısa bir dönem cami olarak kullanılmıştır. Ardından terk edilerek metruk hale gelen yapı yakın zamanda restore edilmiştir. Kilisenin içinde tavanda, yanlardaki nişlerde kısmen korunmuş freskler mevcuttur. Duvarlarda ve zeminde görülen devşirme malzemenin İsa Bey Camii ve St. John Kilisesi’nden getirildiği söylenmektedir. Kilisenin içinde en yoğun ve işçilikli ürünler naos ve bema bölümlerini ayıran ahşap işçiliği yönünden de zengin yapıdır. Burada kalemişi bitkisel bezemeler, İsa peygamber ve havarilerinin resimleri bulunmaktadır.
