1970'ler İzmir | Atatürk Anıtı'nın Açılışı 1973 | İzmir Teleferik 1974 | İzmir, Fuar 1975 #eskiizmir
Görüntüler için Sayın Ali Uzcan'a teşekkür ederiz. @aliuzcan308
Mayıs 1967'de kurulan Karşıyaka Atatürk Anıtı Yaptırma ve İlkelerini Yaşatma Derneği, Karşıyaka'da Mustafa Kemal Atatürk'e adanan bir anıt yapılması için Mayıs 1971'de proje yarışması açtı. 10 Kasım 1971'de sonucu açıklanan yarışmayı heykeltıraş Tamer Başoğlu ve mimar Erkal Güngören'in tasarımı kazandı. Cumhuriyetin ilanının 50. yıl dönümü anısına yapılması kararlaştırılan ve 1,2 milyon liraya mal olması planlanan anıt, Karşıyakalıların bağışlarıyla 1972'de inşa edilmeye başladı ve 26 Ekim 1973'te törenle açıldı.
İzmir Teleferik, ilk olarak 1974 tarihinde kurulmuştur. Uzun yıllar kullanıldıktan sonra yakın zamanda bakım ve onarımı için kapsamlı bir çalışma başlatılmıştır. Avrupa Birliği standartlarına uyulması ve daha güvenli bir seyahat deneyimi için optimum şartlar sağlanarak gerekli düzenlemeler yapılmıştır. 2015 yılında yeni, güvenli ve modern bir tarzda tekrar kullanıma açılarak İzmir’in simgelerinden biri olmaya devam etmiştir.
1970'li yıllarda İzmir Fuarı denildiğinde akılda kalan İzmir'in düşman işgalinde kurtuluş günü olan 9 Eylül'le birlikte bir bütünlük içinde kutlanıyor olmasıydı… Fuar 26 Ağustos'ta açılır Eylül ortasında sonlanırdı. İlk on günlük bölüm uluslar arası kalan kısmı ulusal bölüm olarak değerlendirilirdi. İzmir merkezinde oturanlar gibi kentin kırsal ilçeleri, kasaba ve köylerinde fuar ve 9 Eylül hareketliliği yaşanırdı… Fuar stantları, yabancı ülke pavyonları ve her zaman merak edilen Sovyetler pavyonu ve dağıtılacak tanıtım broşürleri merak edilirdi. Paraşüt Kulesi çevresindeki kalabalık Türk Hava Kurumu standı, Milli Piyango'su, Beş atış 25 halkaları ilginç satış stantları vs. ayrı bir renklilik katardı fuara! Lunaparkı, gazinoları aile çay bahçeleri ve Akasya Aile Çay Bahçesi ve gazinosunda gündüz matineleri…
Zeki Müren'i, Ferdi Tayfur'u, Ajda Pekkan'ı, Nejat Uygur'u, Bal Arıları eğlenceyle dolu bir yerdi İzmir Fuarı…
O günlere dönmek elbette imkânsız, bir kere insanların sosyal yaşantıları ve bakış açıları, giyimleri, tarzları bambaşkaydı… Eşrefpaşa'da büyüyen her genç gibi yaz akşamları haftada en az bir kez sinema izlemeye giderdik. Küçük Kulüp’ü, Hayal’i, Zafer sinemaları, kışın Şenocak'ı, Bizim’i, Konak’ı, Sema’ ve Çınar sinemaları çoğu kez kapalı gişe oynardı! Yaz akşamlarında sinema çıkışında aileler gruplar halinde sokak ve caddeleri kaplardı. Sinema sonrası Eşrefpaşa Camii’nin çaprazında, Olimpiyat Pastanesi’nin yanındaki çorba salonunda tavuk suyu çorba içmek bir harikaydı. Bazen de Hayal Sineması’nın yanındaki ekmek arası kokoreç yemek farklıydı.
Komşuluk ilişkileri öylesine samimi ve ayrımsızdı ki, aileler komşularıyla birlikte tuttukları vasıtayla büyükler, küçükler, delikanlılar genç kızlar ve çocuklar hep birlikte deniz keyfi dahi yapardı. O yıllarda toplum yaşamı böylesine samimi, özgür ve keyifli olurda İzmir’İn Fuarı ve bayramları doğal olarak bir başka yaşanırdı!
Eşrefpaşa Varyant'taki meydanın adı gerçekte de öyle yaşandığı içindir Bayramyeri! Bayramyeri muhit olarak bir tane olsada Eşrefpaşa’nın büyük caddelerinde ve boş arazilerinde çocuklar için bayramyerleri dahi vardı!
Nerede o eski günler, o insanlar! Galiba şairin dediği gibi: O güzel insanlar, güzel atlarına binip buralardan uzaklaştılar...
İçerik Hazırlama, düzenleme: AkifTanrıkulu
Ещё видео!