Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
[ Ссылка ]

► Abone Olmak İçin [ Ссылка ]

► Seslendiren : Emre Özdemir
► Sözler : Ahmet Çabuk
► Klarnet : Tolga Över - [ Ссылка ]

► Bir hata olduğunu düşünüyorsanız lütfen iletişime geçin;
► emreseslendirme@gmail.com

Aşk Şiirleri - [ Ссылка ]
Ayrılık Şiirleri - [ Ссылка ]
Daha Fazla Şiir - [ Ссылка ]

► Beni Sosyal Medyada Takip Etmek İsterseniz;
İnstagram ► [ Ссылка ]
Facebook ► [ Ссылка ]
Twitter ► [ Ссылка ]

Sözler:
"Sonrası “Belki”

Az önce kadar yakın,
Bir o kadar uzak sanki yaşadıklarımız…
Dünden öte bir boşluk, yağmurun sesindeki çırpınış.
Ne sen çarpıp çıkmışsın kapıyı,
Ne ben onca kırgınlığı yüklemişim sırtıma…
Sonrası belkiye düşmüş bir aşkın vebalini kimse almamış.
Bakakalmış bir çift göz suretsiz gidişine…
Gölgelerde ayak izin kalmış, saçlarımda parmak izin.
Aynalardan kaçıyorum, yüzüm yüzüme ağır,
Gözlerim gözbebeklerime…
Gidişini anlatan şarkılar çalıyor, kulaklarım her şeye sağır…

Süresiz bir ayrılığın kalbimde kronometresi çalışıyor.
Yüzün sesime değmiş, sesim hüzüne karışmış.
Ben kadehe uzandıkça, dudaklarım kuruyor.
İçimde çatlayan tohum, ruhumun çaprazlarında
Meyvesiz dallar yeşertiyor.
Bir fidan yalnızlığı, bir fincan acıyla sulamışım.
Kışların korkusuyken, kimse bana “bahar” demesin.
Kırışık bir kederin dümdüz ettiği gönlüme,
Kaç cemre düşmeli sevgili?
Kaç tufan görmeliyim?
Hangi uçurumu öpmeli, hangi çukura düşmeliyim?


Sonrası belki olanın, öncesi keşke olmasaymış…
Pişmanlık derdim de, bu kolaya kaçmak olurdu.
Hatırlama nöbetleri, unutmanın utancıdır.
Hem biliyor musun, hatırlamak için önce unutmak gerekir.
Ve hatırladığım kadarıyla, sen çok unutkandın…
Neyse’nin canı cehenneme!
Tabularım yıkılmış zaten.
Ey benim yangınım, sonsuz düşüm, silik gülüşüm…
Bak söylüyorum işte; çok pişmanım…

Pişmanlık zincirinden, hayallerim kopuyor önce,
Umudum en zayıf halkaydı oysa…
Göğüs kafesimde yankılanıyor, kafamdaki milyonlarca ses.
Birbiri üstüne yıkılıyor sanki binalar.
Sanki evler dolanıyor zamansız çerçevelerin kırılmış köşelerinde.
Atık bir döngüye bıraktım artık kendimi…
Umurumda değil, güneş nerden batarsa batsın.
Asıl kıyametlerin kıyafetleri var, zaten üstümde.
Her yer ateş, her yer derya…
Sıksam suyu çıkar zamanın, asınca kurumayan saatlerde.
Unutulmuş şarkıların nakaratları dilimdeyken,
Zihnimin kadranında, akrepler çoğalıyor…
Farzı misal ismin geçse herhangi bir cümlede,
Yirmi dokuz harf çıplak kalıyor…"

► Etkinlik, Söyleşi ve Organizasyonlar İçin;
► emreseslendirme@gmail.com

свернуть