#para #planlıeskitme #ekonomi #finans #1929 #ürün #üretim #işsizlik #teknoloji #şirket #marka #bilim #balsak
Neden Her Şey Dayanıksız Yapılmak Zorunda? / Planlı Eskitmenin Sırrı
Amerika 1929 buhranından çıkışını temelde planlı eskitmeye borçludur. Bu durgunluk sırasında Amerika’daki her dört kişiden biri işsizdi. Hükümet insanların işe dönmesini ve ülkenin depresyondan çıkmasını zorunlu hale getirilen planlı eskitme ile sağladı. Bunu nasıl mı yaptı? Kulağa ilginç gelebilir ama o dönemde insanlar gelişen teknoloji ve iyi ürünler nedeniyle işsiz kalmaktan korkuyordu. Phobeus Kartelini oluşturanların rahatsızlığının kaynağı da temelinde buydu. Şöyle düşünün: asla patlamayan bir ampul yapsaydım başka bir ampul fabrikasında çalışan ve evini bu iş sayesinde geçindiren bir işçi beni sever miydi? Ya da hiç yırtılmayan, lekelenmeyen bir kumaş yapsaydım bir takım elbise mağazasının sahibi veya çalışanı benim varlığımdan tedirgin olur muydu? Traktörü icat eden kişi ben olsaydım tarlada çalışan işçiler önüme kırmızı halı serer miydi? Elbette hayır. Çünkü benim geliştirdiğim teknoloji onları işsiz bırakacak.
Yenilir, yutulur, yakılır, tutulur farketmez herhangi bir ürün satıyor ya da üretiminde çalışıyor olun farketmez. Devlet memuru olun yine de farketmez. Çünkü bu zincirleme bir reaksiyon. Eğer birisi tüketimi etkileyen ciddi bir hamle yaparsa kelebek etkisi ile bu hepinizi etkiler. Devlet memuru olsanız bile sizin maaşınızı ödeyen şey toplumun vergileridir. Vergiyi ödemek için de kazanmak gerekir. Kazanmak için de iş ve üretim olması gerekir. Ama sonsuz ömrü olan bir ürün önce sizin maaşınızı ödeyen toplumu sonra da sizi işsiz bırakacaktır. Lekelenmeyen yırtılmayan bir kumaş sadece takım elbiseyi üreten şirketi değil. Terziyi de, kuru temizlemeciyi de etkiler. Bugün hepsi demiyorum ama üretilen çoğu ürün; daha dayanıklı ve iyi yapılabilecekken kasıtlı olarak zayıf ve ömrü kısa üretiliyor.
Bu konu hayatınızın neredeyse tamamını oluşturan bir meseleyle ilgili. Her gün kazanmak için erkenden uyandığınız, emeğinizden, sağlığınızdan ve zamanınızdan vererek, elde etmek için canla başla mücadele ettiğiniz hayati bir materyal. Parayla ilgili. Ve daha da önemlisi onu nereye harcadığınız, neden harcadığınız, daha doğrusu neden harcamak zorunda bırakılmanızla ilgili. Modern dünyanın sinsice örülmüş psikolojik ve teknik bir hilesi. Planlı Eskitme Sistemi
Bir şey ne kadar hızlı şekilde yıpranır, az kullanılır ve yerine yenisi daha çabuk alınırsa ekonomi de o hızla büyür. Sistem her şeyi tek bir şey ile ölçer. Para ile. Ve ürünlerden önce beyinler dizayn edilir. Erich Fromm’un da dediği gibi: "Modern insanın bir şeylere sahip olma hırsı, varoluşsal boşluğunu doldurma çabasından kaynaklanır." Yani tüketim, artık toplumdaki gerilmiş sinirler için dev bir sakinleştirici görevini üstlenmiş ve günümüz dünyasında sadece gereksinimlere değil arzulara dayanan bir olgu haline gelmiştir.
İnsanoğlu; modern dünyanın her köşesine sızmış, saf gerçeklik abidesi planlı eskitme sisteminin kurbanı mı ortağı mı? Sadece mağdur ve maruz bırakılan mı yoksa bu döngünün bir parçası mı? Başından beri üzerinde durduğumuz her şey aslında zamanla alakalı. Sürekli almak üzerine kurulu bu dünyada almak için verdiğiniz en değerli varlık olan bu zamanı düşünün. Ve hayatınızdaki ürünlerin ne kadar sürede bozulacağını tahmin ederken, içine kendinizi de katın. Kim bilir belki de ürün sizsinizdir!
----- Special Thanks
- Veritasium
----- Bağlantılar
Website: www.balsak.com.tr
Mail: info@balsak.com.tr
Instagram: [ Ссылка ]
Tiktok: [ Ссылка ]
GloBalsak: [ Ссылка ]
Balsak Music: [ Ссылка ]
KANALIMA ÜCRETSİZ ABONE OLUN! ► [ Ссылка ]
Ben Halil İbrahim Balsak.
Doğru yerdesiniz. İzlediğiniz için teşekkürler!
Ещё видео!