İçinde bulunduğumuz ay, 1921 Anayasası’nın kabul edilişinin yüzüncü yılına denk geliyor. Bu, yeni yıla başlarken demokratik anayasa düzeni inşa etme sürecini düşünürken yararlanabileceğimiz önemli bir tarihsel kaynağı gündeme getirmek bakımından önemli. 1921 Anayasası, kurmak istediği “halk hükümeti” anlamındaki halkçılık anlayışı ile sonraki anayasalarımıza damgasını vurmuş olan “milliyetçi devlet” anlayışından radikal bir biçimde farklı. Bu fark, 1921 Anayasası’nın getirdiği ama uygulanma imkanı olmayan il ve daha alt ölçekteki birimlerde halkın kendi kendisini yönetme imkanı bulacağı demokratik mekanizmalarda somut bir içeriğe bürünüyor. Hem “halk hükümeti” ve hem de yerel demokratik birimler ile ilgili yönleri, 1921 Anayasası’nın bugün içinde bulunduğumuz otoriter başkancı rejimden çıkış için önemli tarihsel tutunum noktaları olduğunu düşünüyorum. Bakalım, 1921’in yüzüncü yılı, Türkiye’de anayasal demokratik dönüşümün başladığı bir yıl olabilecek mi?
KATIL butonuyla Medyacope'a destek olabilirsiniz → [ Ссылка ]
PATREON'dan Medyascope'a destek olabilirsiniz → [ Ссылка ]
Teşekkürler!
